İSRAİL’İN 5 YIL ÖMRÜ KALDI

  1. Anasayfa
  2. Köşe Yazılarım
  3. İSRAİL’İN 5 YIL ÖMRÜ KALDI

İSRAİL’İN 5 YIL ÖMRÜ KALDI

Tarihte kurulmuş olan hiçbir İsrail Devleti 80 yıldan fazla yaşamayı başaramamış. Bu yüzden bütün İsrail “80 yıl sendromu ve laneti”nin etkisi ve korkusu altında. Bu kadar vahşiliklerinin ve canavarlaşmalarının da sebebi bu. Eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, bu korkuyla şunları söylemişti: “Arz-ı Mevud’u falan bırakın, bu devleti 100. Yılına ulaştırmaya çalışın.” İsrail’in zulmüyle yok olacağı konusunda ayet ve hadisleri biliyorsunuzdur. Bugün itibariyle, kuruluşundan bu yana 75 yıl geçmiş olan İsrail’in sonu geliyor anlaşılan. Zaten şehit Ahmet Yasin ve kahraman mücahit Ebu Ubeyde de sık sık bunu dile getiriyorlar. İsrail için bu çöküş, Gazze’deki bir avuç savunmasız mümin sayesinde olacak gibi görünüyor.

Gazze’de bu kadar orantısız güce ve ABD gibi dünyanın güçlü devletlerini arkasına almasına rağmen İsrail çok az sayıdaki Müslümanla başa çıkamadı. Çıkamayacak da. Orada bütün Müslümanlar adına bedel ödeyen Gazzeli kardeşlerimiz (belki bu söz bizi kurtarabilir) hakkında üzülüyoruz elbette. İnsanlar, kadınlar ve çocuklar perişan. Tepelerine her an bir bomba düşeceği beklentisi içinde aç ve susuz yaşıyorlar. Biz de dahil bütün dünya da bunu seyrediyor.

İsrail adeta bir teknolojik dev gibi Gazze’nin tepesinde. Ama buna rağmen, henüz hiçbir Hamas veya Kassam Tugayı askerini ele geçiremedi. Şaşkınlıktan kendi insanlarını bile öldürmeye başladı. Eli ayağına dolaştı ve daha da dolaşacak. Müslümanlar halis imanla yaşadığı ve cihat ettiği takdirde; Allah (C.C.) çok az bir mümin ordusunu nice güçlü ordulara karşı galip getireceğini müjdelemektedir. Bu durum bütün dünyanın gözü önünde Gazze’de gerçekleşiyor.

Esir mübadelesi sırasında görülen fark dünyadaki bütün insanlar tarafından anlaşıldı. Bir tarafta esir aldığı 12 yaşında bir çocuğu her tarafını kırarak teslim edenler, diğer taraftan bıraktıkları tutuklular tarafından sarılıp öpülerek ve sevgiyle kucaklaşarak ayrılar insanlar… Bir tarafta canilik zirve yaparken, diğer yanda tam bir insanlık örneği sergileniyor.

Her an ölümle iç içe yaşayan Gazzeliler hiç beklenmedik bir direniş ve duruş sergiliyorlar. Onların dünyaya sosyal medya yoluyla yansıyan tavır, davranış ve tevekkül hali, Müslim, gayrı müslim herkesi şaşırtıyor ve etkiliyor. Bu kadarı filmler de dahi olmaz dedirtiyor. Onları gördükçe Müslümanlar canlanıyor, Müslüman olmayanlar Kuran’a ve hidayete kavuşuyor. Sanki Gazze zulmü karşısında iyiler ve kötüler saflarını belli ediyor ve dünya adeta dirilişe koşuyor.

Bütün bunlar karşısında dünya kamuoyunda İsrail’e karşı nefret ve tepki artmakta, ABD bile desteğini geri çekme işaretleri vermektedir. Batılı ülkelerde İslam ülkelerine göre çok daha canlı protestolar ortaya konulmaktadır. Batılı şahsiyetli sanatçılar ve sporcular, bizim şahsiyetsizlerin ilgisizliğine rağmen taraflarını açıkça belirtiyorlar. İsrail’in kendi toplumu da tepkisini yavaş yavaş yükseltiyor. Bir süre sonra İsrail, çevresinde çok az taraftarıyla yalnız kalacak. Böylece Kuran’ın mesajı gerçekleşecek gibi görünüyor. Aslında İsrail’deki Yahudiler Kuran’ı bizden daha iyi biliyorlar ve orada kendi başlarına gelecekleri okudukça da adeta kuduruyorlar. Ölümüne mücadele eden Gazzeli Müslümanlar karşısında da şaşkınlıkları giderek daha da artıyor.

İsrail kendi sonunu hazırlıyor. Dünyanın gözü önünde yapılan bu aleni katliam ve soykırım karşısında tepkinin daha da artmasını ve İsrail’in de fantastik filmlerdeki büyük teknolojik canavarlar gibi çatırdayarak yıkılmasını bekliyoruz. Tarihçilere göre 5 yıl kaldı. Bu süreç sonunda bugün itibariyle şer gördüğümüz şeyler hayırla sonuçlanacaktır inşallah.

Ben şahsen Gazzeli kardeşlerimize üzülmekten bile utanıyor, onlara ancak gıpta ediyorum. Zaten bir süre sonra ebedî âlemde, bütün insanlık da onlara gıpta ile bakacaklar. Onlar, yaşadığımız devir için Allah’ın en sevgili kulları. Onlar, hem Allah yolunda hakkı ile cihat ederek, hem de yüz binlerce insanın hidayetine vesile olarak kendilerini kurtaracaklar. Onlar karşısında ise, biz ancak kendi halimize üzülmeliyiz diye düşünüyorum. Ümit ediyorum ki, Gazze’deki masumlardan yana olduğumuz için, inşallah biz de kaybedenlerden olmayız.

Burada asıl kaybedecek olanlar, bu alçakça katliamlara sessiz kalanlar ve tarafını belli etmeyenler olacaktır. Allah bizleri gıpta ettiğimiz Gazzeli kardeşlerimizle birlikte haşr eylesin inşallah.

justify justify no-repeat;left top;; auto