Dünyaya Çok Önem Vermeli

Dünyaya Çok Önem Vermeli

Cenab-ı Allah yüce kitabında (Zariyat Suresi 56) cinleri ve insanları kendisini tanımaları ve O’na kulluk etmeleri için yarattığını söylüyor. Zaten O’na inanmak ve hakkıyla kulluk etmek için tanımak gerekmez mi? Peki ama bu nasıl mümkün olacak? Tabii ki O’nun isimlerine, sıfatlarına, yani Esma-ül Hüsna’ya (güzel isimlerine) vakıf olmakla. Kısaca Allah’ın 99 ismi olarak da ifade edilen sıfatları, aslında kainatı ve yaratılışı tanımak için de son derece önemli.

Bununla beraber düşünüyorum da, Allah’ın dilemesiyle Hz. Adem ve Hz. Havva cennetten çıkıp dünyaya inmeseydi, yani dünya hayatı olmasaydı bu tanıma mümkün olur mu idi? Bir rivayete göre; Hz. Adem cennette Allah’a yalvarıyor “Yüce Rabbim, beni öyle bir yere gönder ki, senin yolunda koşturayım, yorulayım ve terleyeyim ki bir üst cennete gideyim.” diye. Cenab-ı Allah ona “O, bu cennette olmaz.” buyuruyor. Bu defa Hz. Adem “Ya Rabbim, beni öyle bir yere gönder ki, senin için doyasıya ağlayayım.” diyor. Yüce Allah bunun karşılığında da “O da bu cennette olmaz.” buyuruyor. Bunun üzerine Hz. Adem’in dünyaya indirildiği rivayet ediliyor.

Cennette terlemek, yorulmak, ağlamak yoktur. Bu sebeple eğer insan cennette yaratılıp hayata başlasaydı Allah’ın sıfatlarını anlamayacak, O’nu yeterince tanımayacaktı. Adalet anlayışı bu dünyada imtihan için gereklidir, cennette ise yoktur. Bu yüzden doğrudan cennette yaratılmış olsaydık Allah’ın “El Adil” ismini anlamamız mümkün olmazdı. Aynı şekilde rızık peşinde koşmak, yorulmak sadece dünyadadır, cennette “Er Rezzak” ismi anlaşılmayacaktı. Dua bu dünya içindir, bu yüzden “El Mucib” ismi de cennette bilinmeyecekti. Bunlar gibi, Allah’ın “Hafiz” (Koruyan), “Selam” (Selamete erdiren, sıkıntıları gideren), “Kahhar” (Müşrikleri kahreden), “Alim” (Her şeyi bilen), “Basıt” (Bolluk veren), “Kabıd” (Daraltan, sıkan), “Mümit” (Öldüren) gibi pek çok sıfat ve ismi tanınmayacak, anlaşılmayacaktı. Bu sebeple insanlar Allah’ı bütün sıfatlarıyla tanısınlar diye bu dünyayı yaratılmazdı. Tabii ki, bu dünya hayatı olmasaydı, cennetin de değeri, anlamı ve önemi de bilinmezdi.

Sonuçta Allah’ın ne derece yüce olduğunu anlamanın yolu ancak dünya hayatında mümkündür. İnsan varlık içindeyken yokluktan habersizdir. Yokluklar, haksızlıklar, adaletsizlikler ortamında ve küfür ehli karşısında iman ehlinin Haktan yana mücadelesi ve Yaratanını bilmesi onun imtihanı için son derece gereklidir. Aksi takdirde hiçbir zorlukla karşılaşılmayan, nefisle mücadele edilmeyen ve imtihanın olmadığı bir ortamda yani cennette başlasaydı hayata, insanoğlu melekten farklı olmazdı. Allah yolunda verilen mücadele müminler arasındaki derecelenmeye de vesile olmaktadır. Bu mücadeleden dolayı insan melekten üstün tutulmuştur. Bunun kıymetini bilmeliyiz. Allah’ı bu dünyada yeterince tanıyan ve O’na hakkıyla kulluk eden insanlar bu dünya hayatının sonunda kazançlı çıkacaklardır. Bilge insan Aliya İzzetbegoviç bunun için şu harika sözü söylüyor: “Hayat, inanan ve salih amel işleyenler dışında kimsenin kazanamadığı bir oyundur.”

Dünya hayatı bizim tarlamızdır, ne ekersek elbette onu biçeceğiz. Cenab-ı Allah “Dünya hayatı sizi aldatmasın” derken, onun niçin gerekli olduğunu, oyun ve eğlenceden ibaret olmadığını da vurguluyor. Oysa dünyaya gelen pek çok kişi maalesef, niçin yaşadığının farkında olmadan geçip gidiyor. Bir sanat galerisine gidip de sanattan anlamadığı için aval aval bakıp çıkan insanlar gibi, kainattaki muhteşem sanatın gerçek sanatkârını idrak edemeden, yaratılışın anlamına vakıf olmadan bu dünyayı terk etmek gerçekten en önemli bir fırsatın değerlendirilememesidir. İnsan için ne kötü bir sondur bu!

Bu bakışla insanoğlunun yaratılış sebebi olan yüce Yaratanı yeterince tanıyabilmemiz için, bu dünya hayatının tahminimizden çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Anladığım kadarıyla Esma-ül Hüsnalara dünya hayatında vakıf olup, daha iyi idrak etmemiz gerekiyor. Bu yüzden bir saniyelik zaman dilimini bile israf etmeden koşmalı, terlemeli, yorulmalı ve halimize ağlamalıyız.

Sakın bu dünya önemsiz diye şeytan bizi aldatmasın. Bu dünya hayatı olmasaydı cennet olmazdı. Gerçek cennette buluşmak üzere…

Kaynak:www.habermemleket.com justify justify no-repeat;left top;; auto